YENİ YIL VE YENİ GIDA BİLEŞENLERİ

Geçen hafta gıda katkı fuarından izlenimlerle 2025'te tüketici seçimlerini etkileyen faktörleri ve hangi ürünlerin beğenildiğini tartışmıştık. Bu hafta sıra 2026'da hangi yeni ürünlerin market raflarına gireceğinde.
Fonksiyonel gıda adı altında birkaç yıldır hayatımızda olan; sağlığa, iyi olma haline veya güzelliğe katkı sağladığı öne sürülen gıda grubu yükselişini sürdürüyor. Sağlıklı olma trendi devam ettikçe bu alan genişleyecek ve süper gıda adı altında pazarlanan ürünler artacak gibi görünüyor. Chialı barlar, moringa tozlu karışımlar, yeşil çay ekstraktlı ve maçalı atıştırmalıklar geçen senenin yükselenleriydi. Peki seneye hangi süper gıda tanıtılacak?.jpg)
Ubiquinol, yani Koenzim Q10 aslında takviye olarak alınan ve enerji seviyelerini arttırıp yaşlanmayı yavaşlatan bir antioksidan. Tüketici talebinin güçlü oluşundan olsa gerek, sindirimi daha yüksek olan yeni versiyonu gıda üreticilerinin dikkatine sunuldu. Ubiquinol içeren yeni bir bar, kahvaltılık gevrek ya da bisküvi üretecekseniz bu biyoyararlanımı yüksek versiyonu üretiminizde deneyebilirsiniz.
.jpg)
Renkli gıdalar sentetik boyaların zararları ortaya çıktığında popüleritesini hızlıca kaybetmişti. Fakat sonra doğal renklendiriciler elde edildi ve gıdaları tekrar rengarenk görmeye başladık. Yine de doğal boyaların stabilitesi düşüktü ve buna bağlı olarak da kullanım alanı sınırlıydı. Bu sene tanıtılan, hayvansal içeriğin olmadığı doğal pigment boyalar bu alanı genişletecek gibi görünüyor.
.jpg)
Yumurta alternatiflerine her gün bir yenisi ekleniyor. Hem üreticinin maliyetini hem de tüketicinin hayvansal gıda içermeyen talebini karşılayacak bu alternatiflere bir yenisi eklendi : fermente mercimek tozu. Fırıncılık ürünlerinde yumurta alternatifi, farklı uygulamalarda ise jel yapının oluşmasını ve kıvamın artmasını sağlayan girdi olarak tanıtılıyor.
.jpg)
Mantar ekstraktlarının bağışıklık sistemini desteklediği bilinmekteydi. Daha çok takviye veya ilaç alanında gördüğümüz bu girdilerden Lions Mane mantar ekstraktı sağlıklı atıştırmalık alanına giriş yapan bir diğer ürün. Toz hali, besin değerinin olabildiğince korunduğu soğuk kurutma (freeze dry) yöntemiyle elde edilmiş. Fakat bir önemli artısı daha var, organik. Bu detay artık gıda katkılarında da organik şartı arandığının bir kanıtı olabilir mi? Göreceğiz.
Kakaoyu reçetelerde azaltma çabaları devam ediyor. Kakao tüketiminin her yıl artması, iklim değişikliğine ve sürdürülebilirliğe zarar verdiği için ikame çalışmaları çoktan başlamıştı. Bunun yanında kakao üretimindeki emek sömürüsü ve tekelleşme de birkaç yıldır tüketicinin tepkisini çekmekteydi. Üretici firmalar bu nedenle etik çalışma koşullarıyla elde edilen kakao ile yaptıkları çikolataları pazarlamaya başlamıştı. Yine de uzun vadede kakaonun ikame edilmesi iklim değişikliği şartlarında gerekli gibi görünüyor. Keçiboynuzu tozu birkaç yıldır hem tat hem de yapıya katkısı nedeniyle deneniyordu. Fakat son geliştirilen versiyonları oldukça başarılı bulundu. Kakaoyu tamamen ikame edemese de azaltma yönünde oldukça etkili ve maliyet konusunda da avantajlı. Yine de ikamelerin hep orjinallerini hatırlattığını ve sahte algısı yarattığını unutmayalım. Belki kakao azaltmak yerine keçiboynuzunun faydaları ön plana çıkarılabilir. Çünkü çekirdeğinden kabuğuna kadar katma değerli üretim için kullanılabilen oldukça zengin bir ürün. Üstelik ülkemizde de yetişiyor.
.jpg)
Sektör bir süredir bitkisel proteinleri hayvansal proteine alternatif olarak yani besin değeri sebebiyle kullanmaktaydı. Fakat bu sene tanıtılan bitkisel proteinler kıvam verici olarak ön plana çıktı. Bitkisel ürünlerin zaten su tutma kapasitesi yüksektir, proteinlerin bu amaçlı kullanılabilmesi ise hem besin değerine hem de kıvama katkı yaparak reçetelerde ekonomik avantaj sağlayabilir.
Birçok gıda profesyonelinden 2026 için şunu duyacaksınızdır : önceki yılların yıldızı proteindi geleceğin yıldızı ise lifler! Lifler hayatımızda uzun süredir vardı ama sadece "diyet" veya "light" adı altındaki sağlıklı atıştırmalıklara konuyordu. Oysa bitkisel proteinler gibi bitkisel lifler de şarküteri ürünlerinde ve yeni nesil süt ürünlerinde kıvam arttırıcı olarak yıllardır kullanılıyordu. Şimdi ise atıştırmalık alanında da daha geniş yer edinecek çünkü makarna, kraker, bisküvi gibi ürünlerde hem besin değerini arttıran hem de yapının stabilitesini sağlayan bir alternatif. Elma lifi bu yıl öne çıkanlar arasında.
.jpg)
Proteinin her çeşidini gördük diye düşünebilirsiniz. Ama protein öyle bir yapı ki, içerisindeki aminoasit çeşidinden dizilimine kadar tüm farklar vücudunuzda ayrı etki yaratıyor. Bu nedenle her protein beklenen faydayı vermeyebiliyor. Besin mayası, zengin aminoasit içeriği nedeniyle son zamanlarda özellikle vegan tüketicilerin favorisiydi. Fermente mayadan elde edilen protein ise yeni sağlıklı atıştırmalıkların girdisi olacak gibi görünüyor.
.jpg)
Hem şaşırt hem tanıdık olsun hem de haz versin. Bu sloganların hepsi atıştırmalık pazarlama taktiklerinde ayrı ayrı var. Ama hepsinin bir arada olduğu ürünler nadirdir. Aroma alanı bu konuda en cesur ve yenilikçi adımları atan alanlardan. Hem Meksika mutfağını hatırlatıp hem de üzerine Amerikalıların bayıldığı tatlı şurubu ekleyebileceğiniz yeni tatlar... Sevin ya da sevmeyin, sadece meraktan bile satın alanlar olacaktır. Geleneksel tatların duygusal bağıyla yeni kombinasyonların heyecanı ve merakı birleştiğinde alışılmışın dışına çıkan yeni ürünler görebiliriz raflarda.
.jpg)
BHT ve Vitamin E gıdalarda yağın okside olmasını engelleyen iki önemli antioksidandır. Bu iki bileşenden çok daha etkili olduğunu iddia eden ve üzüm atıklarını değerlendirerek üretimi yapılan üzüm çekirdeği ekstraktı doğal alternatif olarak sunuldu. Bu yeni geliştirilen versiyonun aynı zamanda patojen mikroorganizmalar için de etkili olduğu, yani raf ömrüne katkı sağlayacağı belirtiliyor. Yani ürün hem doğal antibiyotik hem de doğal antioksidan olarak öne çıkıyor.

Yemek deyince göz zevkimize, damak tadına ve hatta ağzımızdaki fiziksel hissine kadar her detaya önem veriyoruz. Sağlıklı atıştırmalıklarda ise besin değeri ve doğallık ön planda olduğu için diğer kriterler geri planda kalabiliyor. Ama bu kez değil, çünkü çorbalarda "yüzmesi garantili" kuru sebzeler geliyor. Üstelik bu yeni kurutulmuş formunda besin değerini uzun süre koruyabildiği için saklamak da kolay yani raf ömrü uzun. Belki çabuk çorbaların sağlıklı yeni versiyonunda bu ürünleri görebiliriz.
Seneye bu girdilerden hangilerinin tüketici tarafından beğenileceğini ve üreticiler tarafından satın alınacağını göreceğiz. Daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
